Nilgün Bodur | Artık Akıllandım Şimdi Şimdi Daha Deliyim
Nilgün Bodur | Artık Akıllandım Şimdi Şimdi Daha Deliyim
“Kendi kendine konuşana deli derlermiş. Olsun... Başkalarıyla konuşup anlaşılmamak ya da yanlış anlaşılmak yerine, kendimle konuşmadıklarım ben. Başkasının benim için ne ortaya çıkarken delirmekten iyidir; kendi kendime konuşurken delirmek. Madem delireceğim, şanıyla deliririm…”
Nilgün Bodur
İnsanın kendiyle olan mücadelesinden hangi tarafın galip çıkar ki?
Onun görüşü bu konuda iyidir...
Belki de dalaşmak değil, kendinle uzlaşmaktır meselesi.
Amaç kazanmak değil, yenilgiyi kabullenmek de...
Güzel olan insanın kendi tarihini insanca görebilmesi...
Ne tür filtreler görmek istiyorsunuz?
Benim yok!
Tozluluk durumu kabulümdür.
“Kitabı yazanın aynası filtresiz...
Peki, o tavan döşemeleri neler çıkacak?
Bir dolu delililik...
genelinde zekâya hizmet eden, yaratıcı, hırçın ama sevimli bir delilik...
Ayrıca ihtiyacınız olan bilgiyi de ondan alabilmelisiniz.
Bu, iyi miktarda paraya sahip olabileceğiniz anlamına gelir.
Nilgün Bodur bu kez hayatta kaldı bir yolda yürürken kendine. Fazlasıyla bunu insanlık adına yapıyor. Düpedüz kendiyle dalaşıyor. Hem de en acımasızlığında, bütün düşman silahlarıyla kendi üzerine gidiyor. Kimse ona bundan daha zalimce yaklaşamamıştı.
Hangi taraftan galip söylemeyeceğim.
Bunun hiçbir önemi yok çünkü...
Beni bu kitapla ilgili orijinali düşündüren şey, insanın kendine karşı hem haklı hem de haksız çıkması...
Durumun böyle olmadığını hatırlamak önemlidir. Anlıyor ki bütün savaşları zafersiz. Kimse galip kendine gelemiyor. Ama uzlaşmayı seçerse mutlaka bir şans hayatta kalır...
Yani bu kitapta mücadele etmeyi göze almak için değil, içsesini youmaya cesaret gösterenler ve kendisinde doğru çıkmaması hazır olanlar için yazılmış... ”